Tahliye operasyonları kapsamında şu ana dek 9 binden fazla insan Afganistan’dan çıkarıldı. Bu arada Afganistan konusunda daha fazla uluslararası iş birliği için diplomatik temaslar artarken Taliban da meşruluk kazanma yolunda emin adımlarla ilerletilior…

Dr. Şevket Dalboy
Siyaset ve Sosyal Bilimci

Taliban’ın ABD ile yaptığı üstü kapalı anlaşmayla birlikte Afganistan’ın başkenti Kabil’de hakimiyeti ele geçirdiği geçen hafta sonundan bu yana Batı devletleri bu ülkeden 9 binden fazla insanı tahliye etti.

Alman ordusuna yaklaşık bin 700 kişiyi ülke dışına çıkardı.

Binlerce insanın kalkan uçaklardan birinde yer bulabilmek için beklediği Uluslararası Hamid Karzai Havalimanı’ndan operasyonlarını sürdüren Alman ordusuna ait nakliye uçakları da su ana dek yaklaşık bin 700 kişiyi ülke dışına çıkardı.

Emperyalist Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Perşembe günü itibarıyla yaklaşık 7 bin kişiyi tahliye ettiğinin altını çizdi. Aralarında Türkiye, Fransa ve İngiltere’nin de bulunduğu çok sayıda ülke de şu ana dek yüzlerce kişiyi tahliye etmiş bulunuyor.

Binlerce Afganlı ülkeyi terk etmek için bekliyor

Havaalanında ülkeden ayrılmak amacıyla hala binlerce Afgan’ın beklediği kaydediliyor. Resmi kaynaklar tarafından henüz doğrulanmayan bilgilere göre, Taliban güçleri ile Amerikan askerleri arasındaki bölgede geçen birkaç gün içinde çok sayıda kişi hayatını kaybetti.

Yaşamını yitiren milli futbolcu

Taliban’ın Kabil’e girmesinden kısa bir süre sonra havaalanında son derece dramatik olaylar yaşanmış ve kalkış halinde olan bir Amerikan uçağına tutunmaya çalışan bazı kişiler düşerek hayatını kaybetmişti.

„Kaos olmasa, biz oradan ayrılamazdık!“

Bunların arasında, bir spor örgütü tarafından verilen bilgiye göre, Afganistan Genç Milli Futbol Takımı’nın bir oyuncusu da bulunuyordu. Bu durum Biden’e sorulduğunda verdiği cevap bir kez daha emperyalist düşünce sistematiğini tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyordu: Kaos olmasa, biz oradan ayrılamazdık! Girdiği ülkelerde yıllarca hüküm sürüp ayrılırkende büyük bir kaosa sürüklemek ABD emperyalizminin önemli bir politikasıdır.

Diplomatik çabalar da sürüyor

Diğer yandan yaşanan kriz ile ilgili olarak uluslararası iş birliğini güçlendirmek için diplomatik çabalar da sürüyor. Dünyanın önde gelen yedi kapitalist sanayi ülkesinin temsil edildiği G7 ile Birleşmiş Milletler (BM), Perşembe günü Taliban’a çağrıda bulunarak, ülkeyi terk etmek isteyenlerin geçişi için Kabil Havalimanı’na giden yolların açılmasını ve güvenli hale getirilmesini talep etti. BM ayrıca Taliban’ı, Batı ülkelerine bağlı kurumlar adına çalışmış olan Afganları sistematik bir biçimde takip etmemesi konusunda da uyardı. Taliban’ın bu kişileri tutuklamak için „öncelik listeleri“ hazırladığı öne sürülüyor.

ABD: Taliban ile verimle görüşmeler sürdürüyoruz!

El Kaide ve Taliban ABD’nin örgütleyip beslediği katliamcı örgütler olduğu her geçen gün biraz daha açığa çıkıyor. ABD, Kabil Havalimanı’na ulaşım konusunda olumlu gelişmeler yaşandığını duyurdu. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kırby, konuyla ilgili olarak „sürecin işlediğini“ ifade etti. ABD Dışişleri de Taliban ile „verimli görüşmeler“ yürütüldüğünü bildirdi.

Macron-Putin görüşmesi

Fransa’da Elysee Sarayı’ndan yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir buçuk saatlik bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği ve iki liderin Afganistan krizinde, daha sıkı bir uluslararası iş birliği konusunda mutabık kaldığı bildirildi. Macron ve Putin’in bu bağlamda, ikili temasların dışında, gerek BM Güvenlik Konseyi, gerekse G20 çatısı altında alınacak kararlar öncesinde daha sık görüşme kararı aldığının altı çizildi.

Federal Almanya Başbakanı Angela Merkel‘in de bugünkü (Cuma) Moskova ziyaretinde, Putin ile Afganistan konusunu görüşeceği açıklandı.

G7 ülkeleri de, ana gündem maddesinin Afganistan olacağı bir toplantıda önümüzdeki hafta bir araya gelmeyi planlıyor. ABD Başkanı Joe Biden ile telefonda görüşen Fransa Cumhurbaşkanı Macron, hem Batı ülkeleri vatandaşlarının, hem de bu ülkeler adına çalışan ve çalışmış olan Afganistanlıların tahliyesinin teminat altına alınabilmesi için, müttefik ülkelerin Afganistan’da koordineli bir biçimde çalışmasının „ivedi bir gereklilik“ öldüğünü ifade etti.

Akan ve akacak olan kanın sorumlusu ABD öncülüğündeki Uluslararası güçlerdir.

NATO’ya üye ülkelerin dışişleri bakanları da Afganistan konusunu görüşmek üzere bugün (Cuma) bir araya geliyor. Gelseler ne olacak? NATO ABD öncülüğünde bu kararı aldığında sonuçlarını düşünemediler mi dersiniz? Taliban’ın askeri harekat kabiliyetinden, mevcutundan, sıla ve mühimmat donanımından, halk arasındaki lojistliğinden haberleri yokmuydu dersiniz?

Gelişmekte olan bilim Afganistanda öksüz, insanoğlu yetim bırakılmıştır.

Afgan coğrafyasında Taliban örgütünün yöneti mi sürdürüle bilir bir politikanın temsilcisi olamayacaktır. Bu sürecin ardından gelişmekte olan bilim Afganistanda öksüz, insanoğlu yetim bırakılmıştır. Adganistan’da yaşananlar ve yaşanmakta olanların tek sorumlusu aç gözlü emperyalist ve kapitalist ABD ve onun havarileridir. Bu fatura Afgan halkına kesilemez…