Dünyanın bir çok ülkesinde tepkiye neden olan ABD’de ırkçılık karşıtı gösterilerde tırmanan şiddete, Almanya“nın da göndeminde. Dışişleri Bakanı Maas, gösterilerin meşruiyetine vurgu yaparak gazetecilere polis müdahalesini eleştirdi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın, geçen hafta bir siyah vatandaşın bir polis tarafından öldürülmesinin ardından başlayan protestoları bastırmak için orduyu devreye sokma tehdidine tepkiler sürüyor.

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Floyd’un „dehşet verici ve şoke edici bir şekilde yaşamını yitirdiğine“ dikkat çekerek barışçı kalmayı sürdürdüğü müddetçe gösterilere izin verilmesi gerektiğini vurguladı.

Floyd’un ölümüne tepki protestolarının son derece meşru ve anlaşılabilir olduğunu belirten Maas, ABD polisinin göstericilere yönelik tutumuna doğrudan eleştiri getirmemekle birlikte, „Her tür şiddet eleştirilmeli, ama her şeyden önce açıklığa kavuşturulmalıdır. Gazetecilerin de bağımsız bir şekilde işlerini yapmaları mümkün olmalıdır“ dedi.

Geçen hafta Salı günü sosyal medyada yayılan video görüntülerinde beyaz bir polis memurunun, gözaltına aldığı ve polis otosu yanında yere yatırdığı George Floyd’un boynuna diziyle bastırması ve siyah vatandaşın „Nefes alamıyorum“ sözlerine rağmen devam etmesi infiale yol açmıştı. Floyd, olayın ardından kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirirken ırkçılık ve polis şiddetine karşı gösteriler tüm ülkeye yayılmıştı.

Gazetecilere sert polis müdahalesi

Gösterileri takip eden gazeteciler de çeşitli kentlerde polis müdahalesine maruz kaldı. Geçen hafta CNN televizyonu çalışanları canlı yayında gözaltına alınırken gösterilerden haber geçen Deutsche Welle ekibine de polis müdahale etmiş, ateşlenen plastik mermi Cumartesi akşamı DW muhabirinin kulağına teğet geçmişti. Aynı ekibin çekimi Pazar günü de ağır silahlı polisler tarafından engellenmişti.

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, konuyla ilgili ABD makamlarıyla temas halinde olduklarını belirterek „Gazeteciler görevlerini, yani bağımsız haberciliği, kendi güvenlikleri tehlikeye girmeden yapabilmelidirler ve demokratik hukuk devletleri basın özgürlüğünün korunmasında en yüksek standartları belirlemelidir“ diye konuştu.

Maas, bu bağlamda her tür şiddet uygulamasının sadece eleştirilmekle kalmayıp kararlı bir şekilde soruşturulması ve açıklığa kavuşturulması gerektiğini de kaydetti.

Alman siyasilerden tepki

Liberal Hür Demokrat Parti’nin (FDP) lideri Christian Lindner, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda „Ne zaman Trump daha kötüsünü yapamaz diye düşünseniz yeni birşey çıkıyor. ABD için bölünme yerine barış diliyoruz“ dedi.

Federal Meclis’teki Sol Parti grubu da ABD’deki olaylar ışığında Meclis Dışişleri Komisyonunda bir özel oturum düzenlenmesi için başvurdu. Sol Parti Meclis İdari Müdürü Jan Korte, „meclisin Floyd’un ölümü sonrasında ABD’de tırmanan şiddet olayları ve Başkan Trump’ın kendi halkına karşı orduyu devreye sokma tehdidi“ni görüşmek üzere toplanması gerektiğini söyledi. Sol Parti milletvekili Sevim Dağdelen de Dışişleri Bakanı Maas’ı Dışişleri Komsyonu’nda Alman hükümetinin tutumu ve konunun BM Güvenlik Konseyi’ne taşınması imkanı konusunda açıklama yapmaya çağırdı.