Avrupa, yanı başında yaşanan Srebrenitsa katliamının utancıyla yaşayacak! İkinci Dünya Savaşı sonrası en korkunç insanlık trajedisi Srebrenitsa’da yaşandı. Sırp birlikleri, 8 bini aşkın Müslüman erkeği katletti. Avrupa soykırımı tam anlamıyla izledi, ortak oldu!

Şevket Dalboy

İnsanlık tarihi boynuca çok büyük katliamlara tanıklık etti… İnsanın yaşadığı trajedi çok korkunçtu. Fakat insan çobuk unuttu karşı karşıya kaldığı katliamları. Oysa yaşanları asla unutmamaılıyız. Çünkü unutulursak, yaşananlar tekerrür eder. Kimse yeni bir Srebrenitsa yaşamamalı. Bosna Hersekli Lamia Bravo’nun, Srebrenitsa soykırımından 25 yıl sonra, Balkan gençleri adına uluslararası kamuoyuna yaptığı çağrı budur!

Yıl: 1995…

Yer: Bosna Hersek’in küçük kasabası Srebrenitsa…

Sırp güçleri, 8 bini aşkın Müslüman genç ve yetişkin erkeği insanlığın gözü önğnde katletti. Katliamı izleyen Uluslararası kurumlar, katliamdan sonra Uluslararası mahkemeler, sivilleri hedef alan bu katliamı soykırım olarak tanımladı.

Avrupa Hitler faşizmini, Mussolini’yi çabuk unuttu ve yeterince ders alamadı. Avrupa’da, İkinci Dünya Savaşı sonrasında yaşanan en korkunç insanlık trajedisini izlemekle yetindi. Yaralarını ise halen saramadı. Tüm suçlular da hakim karşısına çıkartılması. Uluslararası toplumun, Avrupa ülkelerinin bu soykırımı neden önleyemediği ile ilgili pek çok soru da yanıtsız kaldı.

BM izledi

Oysa Srebrenitsa, 1993 yılında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından güvenli bölge ilan edilen altı bölgeden biriydi. Buna rağmen Sırplar stratejik planlamalarını hayata geçirdi ve 11 Temmuz 1995’de Srebrenitsa düştü.

Hollan’da askerlerinin alçaklığı!

Kadın, erkek, çocuk binlerce Boşnak kaçmaya başladı. Srebrenitsa dışında, 400 Hollandalı barış gücü askerinin görev yaptığı Potocari’deki BM karargahına, 25 bin kişi sığındı. Ancak Sırp askerleri kampı kuşattı, Hollandalı askerler, Boşnak sivilleri Sırp güçlerine alçakca teslim etti. Bu tarih itibariyle Müslümanları hedef alan tecavüz ve katliamlar başladı. 12 ve 13 Temmuz’da kadınlar, kızlar ve yaşlılar otobüslere bindirilerek Müslüman Boşnakların kontrolü altındaki bölgelere gönderildi.

13 Temmuz ila 17 Temmuz tarihleri arasında da Sırp birlikleri 8 binden fazla genç ve yetişkin erkeği katlederek toplu mezarlara gömdü.

Ceset parçaları toplanarak kimlik tespitleri zorlukla yapılıyor

Yaklaşık 7 bininin kimlikleri tespit edildi ve Potacari Mezarlığı’na defnedildiler. Sırp failler, suçlarını örtmek için toplu mezarları sonradan açıp, cesetlerin farklı kısımlarını alarak bunları başka mezarlara gömmüştü. Bu nedenle sonrasında kimlikleri belirlemek için pek çok mezara tek tek bakılarak, büyük bir çabayla ceset parçaları bulunmaya, birleştirilmeye çalışıldı.

Aradan 25 yıl geçti ve Sırbistan ve Sırp halkının büyük bir çoğunluğu katliamı soykırım olarak nitelendirmeyi reddediyor.

Hala savaş suçluları Mladiç ve Karaciç’in ismini taşıyan sokaklar, okullar, yurtlar var. Katliama doğrudan ya da dolaylı olarak katılmış pek çok isim bugün siyasetçi ya da şirket sahibi. Yani insan unsuru tarihler boyu bu özelliğini yitirmedi. Kimine katliam, kimine bayram. Kimine acı, kimine sevinç. Duyamadık birbirimizin acısını. Yaşayamadık birbirimizin sevincini!