Emperyalizm Ortadoğu’da oynadığı türlü türlü oyunlarla kan gölüne çevirdiği Suriye ve Irak gibi ülkelerde kukla İŞİD diye bir örgüt meydana getirdiler. Ardından’da askeri yöntemlerle IŞİD’in çökertildiğini iler sürdüler. Fakat emperyalist haydutları biraz olsun tanıyanlar bilirler ki yeni örgütlerin ortaya çıkabileceğini, radikalizmin IŞİD ile sınırlı olmadığını görürler!

Şevket Dalboy

2011 yılında Arap Baharı yalanlarıyla halkı ayaklandırmak için ellerinden geleni ardlarına koymayan emperyalistler bir gecede IŞİD bütün dünyanın yakından izlediği bir örgüt haline getirdiler. Sosyal medyayı ve teknolojiyi etkili bir şekilde kullanan örgütün kanlı eylemleri uzun süre bölgeye ve dünyaya korku saldı. Tankları, topları, uçak savarları, ülkelerin envaltelinde bulunan silahlarıyla korku dağları oluşturdular. Kafa kestiler, içsanları canlı canlı taktılar, baskınlarda kızları kaçırıp tecavuz ettiler, yağma talan ne kadar yüz kızartıcı iş varsa hepsini çekinmeden yaptılar.

Ardından IŞİD çökertildi masalları anlatılmaya başlandı. Ancak örgütün uyuyan hücrelerinin yeniden harekete geçmeye başladığına dair işaretler ardı ardına geliyor. Son aylarda Irak ve Suriye’de eylemlerini artıran örgütün militanlarına dair tartışmalar birçok soruyu da gündeme getiriyor; IŞİD tamamen yenildi mi? IŞİD’i doğuran şartlar hala mevcut mu? Bu IŞİD yeni mı yoksa İŞİD’in yeniden hortlaması mı? Emperyalizim ne yapmak istiyor?

Adı sanı ne olursa olsun etnik kutuplaşma, mezhebi ve dini unsurlar üzerinden yürütülen böl parçala yönet taktikleri halla çok etkili.

Bu taktik har zaman etkili olmuştur. Sovyetler Birliği’nin Afganistan’ı işgali döneminde Ortadoğu’daki ABD-Sovyetler Birliği kutuplaşmasının ve inanca dair propagandanın etkisiyle, çok sayıda insanın Afganistan’a savaşmaya gittiğini hatırlıyoruz. Afganistan’a veya Irak’a gidenler zamanla radikalleşti ve cihadizmin giderek güçlendiği bütün savaşlarda ve krizlerde savaşçı, komutan, ideolog olarak birer katliamcı olarak yer aldılar.

Afganistan’daki çocuklar Irak’ta El Kaide savaşçısı oldular. Irak’takiler Suriye’de cihatçı olarak savaştılar. Suriye’dekiler de herhangi bir bölgedeki cihadizmin çekirdeği olarak emperyalizmin emrine girecektir. Bu kaçınılmaz sondur!

IŞİD’in en fazla yerel desteğinin olduğu, IŞİD öncesi de El Kaide’nin gücünü hissettirdiği ülke olan Irak’ta 2003’teki ABD emperyalizminin bin bir yalanla gerçekleştirdiği işgali, İŞİD’i bu günkü konumuna ulaştırmıştır.