Türkiye için önemli dönüm noktalarından biri olan 18 Mart Çanakkale Savaşları bundan 108 yıl önce bugün emperyalizme karşı tarihe kanla yazılmıştır.

Vedat Akbulut

Günümüzde, “18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi” olarak kutlanan bu önemli gün, Kurtuluş Savaşının kıvılcımını yakarak, emperyalizme karşı halkın başlattığı direniş açısından da önemini korumaya devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurulmasıyla sonuçlanan Kurtuluş Savaşının öncesinde en önemli kıvılcımlardan biri olan 18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferinde, İtilaf Devletleri donanmaları bozguna uğratıldı. Kibirleri, devasa güçleri Anadolu insanının onurlu direnişiyle yerle yeksan edildi.

Bu büyük savaş hangi koşullarda gerçekleşti.

Balkan topraklarını 24 gün içerisinde terk et!

Osmanlı İmparatorluğu, Balkan topraklarını toplam 24 gün içerisinde terk etmek zorunda kalmıştı. Elinde sadece Gelibolu Yarımadası vardı. Bolayır’dan Seddülbahir bölgesine kadar olan saha dışındaki tüm toprakları kaybetmişti. Bu, büyük moral çöküntü yaratmıştı.

İkinci olarak, Osmanlı İmparatorluğu uyguladığı politikalar nedeniyle 1683 tarihinden itibaren hep gerilemişti. Hiç taarruz yapamamıştı. Çanakkale Savaşı’nda ise dönemin büyük devletlerini topraklarından attı, yaptığı taarruzlarda başarı elde etti. Bu, tabii moralini çok yükseltti.

1914’te Doğu cephesinde, Sarıkamış’ta 3 gün içinde 50 bin asker donarak hayatını kaybetmişti. Cephe tamamen çökmüştü. Büyük bir felaket yaşanmıştı. Ardından Ruslar Ocak 1915’te karşı saldırıya başlamışlardı.

Bu koşullar altında, Çanakkale’de Nisan ayında ilk, Ağustos ayında ikinci zafer kazanıldı. Yıl sonunda Britanya İmparatorluğu önce kuzey sonra da güney cephesinden çekilmek zorunda kaldı.

Tüm bunlar savaşın gidişatı açısından çok önemliydi. Osmanlı komutanları, Çanakkale’deki başarılarla moral buldular. Bu sayede Osmanlı İmparatorluğu 1918’e kadar dayanabildi. Bu savaşta Almanların destek mi verdiği köstek mi olduğu halla tartışma konusudur.

Hedef İstanbul

Britanya İmparatorluğu öncülüğündeki itilaf devletleri donanması, deniz yoluyla Çanakkale Boğazı’nı kolaylıkla ele geçirebileceğini düşünmüş, bu yolla Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul’a ulaşabilmeyi hedeflemişlerdi. İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü elde tutarak, müttefikleri Rusya’ya güvenli erzak tedariki ve asker takviyesi yapabilmeyi umuyorlardı.

Birinci Dünya Savaşı’nın koşulları düşünüldüğünde, Çanakkale’nin stratejik olarak çok önemli bir yerde durduğu kesin.

Çanakkale Savaşları, askeri tarih açısından baktığınızda, Britanya İmparatorluğu Donanma Bakanı Winston Churchill’in fikriydi. Churchill Çanakkale’yi zorlamak, İstanbul’u işgal etmek, Osmanlı İmparatorluğu’nu çökertmek istiyordu.

6 saat içinde İstanbul ruyası

Çanakkale’nin savunulması çok mühimdi. Çünkü burası İstanbul’a geçiş demekti. Çanakkale Boğazı’nı geçtiğinizde, o günün koşullarıyla, altı saat içerisinde İstanbul’a varmış oluyordunuz.

Osmanlı İmparatorluğu 18 Mart 1915’te itilaf devletlerinin donanmasını püskürttü.

Bundan bir ay sonra, 25 Nisan 1915’te ise Gelibolu Yarımadası kıyısına İngiliz, Avustralya, Yeni Zelanda ve Fransız güçleri çıkarma yaptı. Çarpışmalar yıl sonuna dek sürdü. Taraflar ağır kayıplar verdi.

‘Kurtuluş Savaşı’nın ön safhası’

Osmanlı İmparatorluğu’nun son büyük zaferiydi Çanakkale Savaşı. Bunu sadece bir diğer askeri başarı izlemişti: Nisan 1916’da Britanya askerlerinin esir alınmasıyla sonuçlanan Kut’ül Ammare Kuşatması.

Ancak Çanakkale, Osmanlı ordusunun bir zaferi olmasının ötesinde Türkiye’nin tarihi açısından da önemli bir yerde duruyor.

Bilindiği gibi buradaki komutanlar daha sonra Kurtuluş Savaşı’nda da savaştı, ardından modern Türkiye’nin kurulmasında başrolü oynadı.

Mustafa Kemal, Çanakkale Savaşları sırasında genç bir yarbaydı. Askeri dehasını göstermişti. 25 Nisan’da kara savaşları başladığında, 57’inci Piyade Alayı’nı cepheye o sürmüştü.

Ağustos muharebelerinde de yine dehasını kanıtlamıştı. Kendisinin varlığı nedeniyle Çanakkale Savaşları, Kurtuluş Savaşı’nın hazırlık safhası olarak düşünülür.

Özellikle Kıraliçe’nin bir imzasıyla savaşa gelen Avustralya ve Yeni Zelanda açısından ise Çanakkale’deki çarpışmalar, bu ülkelerin ulusal kimlik inşasında mühim rol oynamıştı.

Birinci Dünya paylaşım Savaşı sonrasında Alman, Rus, Avusturya-Macaristan ve Osmanlı İmparatorlukları dağıldı.

18 Mart 1915 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu’nun zaferiyle sona eren Çanakkale Deniz Savaşları’nın anıldığı bu özel gün, her sene kutlanmaktadır. Başta Çanakkale olmak üzere tüm Türkiye’de resmî makamlarca çeşitli programlarla kutlanmakta ve şehit olan askerler anılmaktadır.

Çanakkale Savaşı tarihimize adını altın harflerle yazdırmıştır. Türk Milleti bu savaşta pek çok kardeşini kaybetmiştir. Ancak yine de millet birlik olmuş ve çok büyük bir zaferi elde etmiştir. Bu zaferde Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Alevi, Sunni omuz omuza savaşmıştır.

Çanakkale’de neler yaşandı, anlamı ve önemi nedir?

Çanakkale Cephesi’nin Anadolu halkına verdiği azim, umut ve kararlılık Kurtuluş Savaşı’nın meşalesini de ateşlemiştir. Çanakkale, bağımsızlık ve hürriyet söz konusu olduğunda ne denli kararlı ve kahraman olduğunu sonsuza dek anımsatacak bir “anıtcephe” dir. Çünkü ordumuz üstün muharebe taktiklerini, silah gücü bakımından çok üstün bir güce karşı ustalıkla kullanmıştır. Bununla beraber dünya harp tarihi, Çanakkale’de Türk askerinin insancıllığını savaş alanlarında bile yitirmediğine, düşmanına dahi merhamet gösterebildiğine şahit olmuştur.

Çanakkale Savaşı, batılı ülkelerin oluşturduğu itilafa karşı Osmanlı Devleti’nin savunmada olduğu bir savaşın adıdır. Osmanlı Devleti’nin Çanakkale Savaşında bütün bir millet olarak destan yazdığı savaştır. 3 Kasım 1914 yılı-18 Mart 1915 yılı tarihleri arasında deniz savaşları olarak yapılmış, 25 Nisan 1915-9 Ocak 1916 tarihleri arasında ise Gelibolu yarımadasında kara savaşları olarak yapılmıştır.

18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi anlamı ve önemi: Tarihte 18 Mart’ta ne oldu, Çanakkale’de neler yaşandır?


İtilaf devletleri, bu savaşta Çanakkale Boğazını ve İstanbul’u ele geçirmeyi amaçlamışlardır. Eğer Çanakkale Boğazı’nın İtilaf Devletleri’ne geçmiş olsaydı Rusya’ya her türlü desteği kolaylıkla sağlayabileceklerdi. Bunun için ilk olarak Çanakkale Boğazı’na 1915 yılı şubat ayında saldırılar başlamıştı. 18 Mart 1915 tarihinde ise en güçlü saldırı yapılmıştır. Bu saldırılara karşı Osmanlı Ordusu’nun savaş stratejisi olarak boğaza döşediği mayınlar ile düşman donanmasında ağır kayıplar vermesini sağlamıştır.

Çanakkale’de neler yaşandı, anlamı ve önemi nedir?

Donanma için büyük öneme sahil olan Nusret Mayın Gemisi’nin batırılması ile itilaf Devletleri birlikleri bozguna uğratılmış ve deniz saldırısından vazgeçmek zorunda bırakılmışlardır. 25 Nisan 1915’te Gelibolu Yarımadası’nda kara çıkartması yaparak saldırıya devam etmişlerdir.

Gelibolu Yarımadası’ndan çekilmek zorunda kalmışlardır. Zorlu bir savaş olan Çanakkale Savaşı Türk tarihinde destan olarak nitelendirilir. Güçlü bir donanmaya sahip olan itilaf devletlerine karşı daha zayıf bir ordu ile çok büyük bir zafer elde edildiğinden Anadolu halklarının kazandığı zafer olarak tarihe geçmiştir

Bir dünya savaşının sadece bir cephesi olsa da Çanakkale hem kazanan hem de kaybeden için pahalıya mal oldu. Tarihin en büyük ve en çetin savaşlarından birinin yaşandığı Çanakkale’de hem karada hem denizde verilen mücadelelerde iki taraf 500 binden fazla zayiat verdi.

Birleşik Krallık Savaş Konseyi sekreteri Albay Hankey Winston Churchill ‘in de desteğiyle, 1914 yılı Eylül ayında Çanakkale Boğazı’nın donanmayla geçilerek İstanbul’un işgalini öngören bir planı savaş konseyine sunmuştur.. Plan, çeşitli evrelerden geçerek uygulamaya kondu ve Birleşik Krallık ve Fransa gemilerinden oluşan bir donanmanın Boğaz’a geniş çaplı saldırıları 1915 Şubat ayında başlatıldı. Özellikle 19 Şubat 1915 ve 25 Şubat 1915 bombardımanları sonucu Müstahkem Mevki Komutanı Cevat Çobanlı giriş tabyalarının geri hatta çekilmesi emrini uygulatmıştır. En güçlü saldırı ise 18 Mart 1915 günü uygulamaya konuldu. Ancak Birleşik Donanma ağır kayıplara uğradı ve deniz harekatından vazgeçmek zorunda kalındı.

İtilaf Devletleri donanmaları 18 Mart 1915’te Osmanlı ordusu tarafından bozguna uğratılmıştır ve Çanakkale Savaşı’nın deniz savaşı bölümü sona ermiştir.

İtilaf birlikleri 19-20 Anafartalar ve Arıburnu’ndan, 9 Ocak 1916’da da Seddülbahir’den çekilmesiyle büyük yenilgiye uğramıştır.

Dünya Savaşı’nın gidişatı değişmiştir. Bu savaş Batı ülkelerinin beklentilerinin tersine gelişmelerle sonuçlanmıştır.

Çarlık Rusya’nın çöküşünü hızlandırmış, 17 ekim devriminin gerçekleşmesine neden olmuştur. Bu savaşın sonucunda İngiltere’de yönetim değişikliği olmuştur.

Bizim tarihimize ise büyük bir destan olarak yazılmış ve Anadolu toprakları ve Boğazların Türkler hâkimiyetinde kalmasını sağlamıştır. Bağımsızlık için ise bir umut olmuştur.